• slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
Duyurular

     Değerli Adana İmam-Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları, Derneğimize Web Sayfası üzerinden üyelik işlemleri büyük bir hızla devam etmektedir.
 
     Derneğimizin Daha İyi Bir Konuma Gelebilmesi,
Öğnecilerimize Ve Sizlere Daha İyi Bir Hizmet Verebilmemiz İçin
Bütün Mezun Ve Mensuplarımızın Katılımlarını Ve
Hepimize Ait Olan Derneğimizde Söz Sahibi OLMALARINIZI BEKLİYORUZ.

İHSANİDER YÖNETİM KURULU

 


Namaz Vakitleri
Adana Hava Durumu
Anket
Döviz Bilgieri
Merkez Bankası Döviz Kuru
  ALIŞ   SATIŞ
USD 0   0
EURO 0   0
       
Özlü Sözler
İstemek "istiyorum" demek değil, harekete geçmektir. (A.Maurrois)
Sponsorlarımız
Lanetli Kavim, Arz-ı Mukaddes ve Yeryüzünün Varisleri

 

LANETLİ KAVİM,  ARZ-I MUKADDES  VE YERYÜZÜNÜN VARİSLERİ

İsrailoğulları, tarihten bu yana haddi aşan bir kavim olmuştur. Allah'a ve Hz. Musa'ya karşı
sözlerinde durmamış, nankörlük yaparak yoldan çıkmışlar ve gönderilen peygamberlerini
öldürdüklerinden lanetlenmişlerdir.
 

Kur'anı Kerimde, Maide Suresi 78. Ayet-i Kerimede Cenab-ı Allah,'' İsrailoğullarından kafir olanlar, 
Davut ve Meryem oğlu İsa diliyle lanetlenmişlerdir. Bunun sebebi, söz dinlememeleri ve sınırı aşmalarıdır.'' 
 buyurmaktadır.

 

Bazı tefsirlerde bu ayet-i kerime ile ilgili özetle; '' Hz. Davut ile Hz. İsa arasında bin yıldan fazla bir zaman
 diliminin olduğu, İsrailoğullarının Allah'a isyan etmeleri, haddi aşmaları,  Allah'ın emir ve
 yasaklarına uymamaları, peygamberlerini öldürmeleri sebebiyle, kafir olanlarının lanetlendikleri ifade
 edilmektedir. Demek ki, İsrailoğulları'nın bu aşırılkları Hz. Davut'dan, Hz. İsa'ya kadar bir süreklilik arzetmiştir.''

 

Malesef aynı aşırılıklarını günümüzde de, Müslüman Filistin halkına karşı uygulamaktadırlar.
Yıllardır, Filistin'e devlet terörü uygulayan İsrail'in haksız baskılarına  dayanamayan Hamas, barış
sürecinin  kilitlendiğini varsayarak, İsrail'in baskılarına dur demek için, 7 Ekim'de bir saldırı gerçekleştirdiğini
biliyoruz. İsrail'de,  insani değerleri hiç önemsemeden, savaş hukukuna aykırı olarak, gözü dönmüş bir şekilde, vahşice
 kadın, çocuk, yaşlı ve sivilleri öldürmüş, hastane, cami, kilise, 
fırın, pazar yeri gibi yoğun olarak yaşanılan  yerleri bombalamaya  devam etmektedir. Meşru şekilde, saldırı 
yapanlara karşı bir harekat yapsa anlarız. Ama görüldüğü üzere İsrailoğullarının bu aşırılıkları, dünyanın nefretini 
kazandığı gibi, neden lanetli bir kavim olduğunun isbatıdır.

 

ARZ-I MUKADDES HAKKINI KAYBEDEN KAVİM
'' Andolsun ki  Allah, İsrailoğulları'ndan söz almıştı. (Kefil olarak) İçlerinden on iki de başkan göndermiştik.
 Allah onlara şöyle demişti. Ben sizinle beraberim. Eğer namazı dosdoğru kılar, zekatı verir, peygamberlerine 
inanır, onları desteklerseniz ve Allah'a güzel bir borç verirseniz (İhtiyacı olanlara Allah rızası için faizsiz borç 
verirseniz)  andolsun ki sizin günahlarınızı örterim ve sizi zemininden ırmaklar akan cennetlere sokarım. 

 

Bundan sonra sizden kim inkar yolunu tutarsa doğru yoldan sapmış olur.''  Maide Suresinin bu 12. Ayetinin
 meal açıklamasında dip not olarak şöyle yazmaktadır.  ''Cenab-ı Hak İsrailoğullarını Firavundan kurtarınca,
 Hz. Musa vasıtasıyla onları  Kudüs'e yöneltmiş, oraları kendilerine vatan kıldığını bildirmiş, orada hüküm 
süren Kenanilerle mücadele etmelerini emretmiş, kendilerinden söz almış ve her kabileden bir kişi olmak
 üzere, on iki önemli kişiyi de bu sözleşmeye kefil kılmıştır.

 

Topluluk Kudüs'e yaklaşınca Hz. Musa,  bu on iki kişiyi keşif için göndermiş, gördüklerini halka açıklamamalarını da
 tenbih etmişti. Keşifciler döndükleri zaman ikisi müstesna, diğerleri Kudüsdekilerin güçlü ve hazırlıklı 
olduklarından bahsetti. Halkı korkuttu ve verdikleri sözü bozdular.'' 

Maide Suresi 13. Ayet-i Kerim'e de ise, Cenab- Hak şöyle buyurmaktadır: ''Sözlerini bozmaları sebebiyle onları lanetledik.
 

Onlar kelimelerin yerlerini değiştirirler. (Kitaplarını tahrif ederler) Kendilerine öğretilen ahkamın (Tevrat'ın) önemli bir
 bölümünü unuttular. İçlerinden pek azı hariç, onlardan daima bir hainlik görürsün. Yine de sen onları affet ve aldırış etme.
 Şüphesiz Allah iyilik edenleri sever.'' 
Ayet-i Kerimenin dip not açıklaması şöyledir ; '' Tevrat yalnızca bir nüsha idi. Kimsenin ezberinde tamamı mevcut değildi.

 

İsrailoğulları, Babillilere esir düşünce Tevrat nüshası kayboldu. Yıllar sonra esaretten kurtulunca hatırda kalan bazı 
bölümler yeniden yazıldı. Bugün elde bulunan Tevrat'ta da bu eksik bölümler ile kısmen Hz. Musa'nın hayatı yazılıdır.''

Evet, Hz. Musa zamanında İsrailogullarına çeşitli nimetler verilmişti. Arz-ı Mukaddes'in vatan olarak yazılması da, 
o zamana aittir. Arz'ın belli bir toprak parçasının bir topluma vatan olarak yazılması da şartlıdır. O toplumun salahına,
Allah yolunda doğru dürüst yürümelerine bağlıdır. Yukarıda geçen ayet-i kerimelerden ve benzeri ayetlerden de
 anlaşılıyor ki, İsrailoğulları bu vasıflarını kaybetmiştir. Allah'ın emrine ve Hz Musa'ya karşı gelerek, Arz-ı Mukaddes'e
 girmeyenler, bugün Arz-ı Mevud'dan bahsetmektedir.

Halbuki o gün nankörlük yaparak Arz-ı Mukaddes (Arz-ı Mevud)
haklarını kaybetmişlerdir. Cenabı Hak,  nankörlüklerini Maide 24 de şu şekilde açıklamaktadır:
'' Ey Musa,  onlar orada bulundukları müddetçe biz oraya asla girmeyiz. Şu halda sen ve Rabbin gidin savaşın,
biz burada oturacağız'' dediler. Bu ayet-i kerime bize İsrailoğullarının nankör oldukları kadar, korkak olduklarını da
göstermektedir.

Bunun üzerine Cenab-ı Hak, İsrailoğullarına  Arz-ı Mukaddese girmelerini 40 yıl yasakladı. 
 Allah '' Öyleyse orası (Arz-ı Mukaddes) onlara kırk yıl yasaklanmıştır. (bu müddet içinde) yeryüzünde şaşkın şaşkın
dolaşacaklar. Artık sen yoldan çıkmış toplum için üzülme.'' dedi. (Maide 26)
Maide 51 de ise, ''Ey iman edenler, Yahudileri ve Hırıstiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar.
 Sizden kim onları dost edinirse,  şüphesiz  o da onlardandır. Allah zalimler topluluğunu hidayete erdirmez.'' 
buyurararak bizleri uyarmaktadır.

 

YERYÜZÜNÜN VARİSLERİ  TÜRKLER OLACAK VE 21. YÜZYIL TÜRK ASRI OLACAKTIR
Hala dünyanın her yerinde şaşkın şaşkın dolaşan İsrailoğulları  vadedilmiş topraklar 
bizimdir diyerek,  Büyük İsrail Projesini gerçekleştirmek için, ABD ve AB ülkelerinide arkasına alarak Ortadoğuyu 
ve bölgeyi kan gölüne çevirmeye çalışmaktadır. 
 Zamanında Cenab-ı Allah'a ve Hz. Musa'ya karşı geldiklerinden  bu haklarını kaybettikleri için, 
büyük İsrail Projesi,  inşallah asla gerçekleşmeyecektir.
Zaten  Cenab-ı Allah,  Enbiya Suresi 105. Ayeti Kerimesinde kesin hükmünü vermiştir. 
'' Andolsun ki, Tevrat'tan sonra Zeburda da  'Arz'a,  iyi  (layık)  kullarım elbette varis olacaktır' diye yazdık.'' 
 buyurmaktadır.

 

Allah bilir ama,  gelecekte yeryüzüne varis olacak o iyi kullar, inşallah Türkler olacak ve  21. yüzyıl, Türk asrı olacaktır.

Cenab-ı Hak bizleri, Maide 51. Ayet-i Kerimesine uyan kullarından eylesin. ''Ey iman edenler, Yahudileri ve Hırıstiyanları 
dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse  şüphesiz,  o da onlardandır.
 Allah zalimler topluluğunu hidayete erdirmez. 
                                  
                                                                                                                                                                              
  
KAYNAK.
TDV Kuran-ı Kerim Meali                                                                                                                                    

Araştırmacı/Yazar

Yalçın KARTAL

23.10.2023



Yalçın KARTAL
Okunma Sayısı: 480


18.191.5.239








YAZARIN DİĞER YAZILARI

Başkan'ın Mesajı
Aidat Borcu Sorgulama
Son Ziyaretçi Yorumları
Nurgul Bakir Unaldi
Ingiltereden kucak dolusu selamlar 1994 Adana imam hatip lisesini bitirdim. Adim Nurgul. Daha sonra Marmara ilahiyat vede Lancaster universitelerini bitirip bir sure öğretmenin olarak calistim. Halen ingilteredeyim.. Derneginizi ve calismalarinizi bugun ogrenmek nasip oldu. Calismalarinizda basarilar dilerim. Selamlar

Hayrullah KARADEMİR
Öğretmenlik Hayatımda, ilk görev yerim. O kadar çok sevdiğim ve 32 sene Çalıştığım ve sağlık nedenlerimle ilgili olarak 2018 Eylül ayında kendi isteğimle emekli olduğum GÜZEL MESLEĞİMİ çok ama çok sevdiren ,bu kadar Güzel ÖĞRENCİLER,ÖĞRETMENLER İDARECİLER PERSONEL VE VELİLERİMİZ Olabileceği doğruyu söylemek gerekirse aklımdan geçmiyordu.Ama gel gör ki hayalimden bile geçirmediğim bu güzellikleri Özellikle ADANA İMAM HATİP LİSESİNDE Hakkal yakin gördüm yaşadım. Başta TÜM DERSLERİNE GİRDİĞİM GİRMEDİĞM ÖĞRENCİLERİMİZE olmak Üzere Kıymetli Meslekdaşlarıma , İdarecilerime personel ve Velilerimze Sevgiler saygılar sunarım.Bu Fani Alemden Dar-ı Bakiye İrtihal edenlere Yüce Rabbimden Rahmet dliyorum Mekanları CENNET olsun . Böyle Bir DEĞERLİ HİZMETİ BİZLERE SAĞLAYAN İHSANİDER İHL mezunları Derneği Yönetimini Başkanından üyelerine kadar ayrı ayrı Tebrik ediyorum ALLAHIM RAZI OLSUN hepinizden ...Büyük bir hizmet bilesniz....Hayrullah KARADEMİR emekli Meslek dersleri öğretmeni..

Mehmet gören
Allah'ın slm özerimize ols 12 G sınıf Mehmet gören Ardıç hocam beni ağlattı . Site güzel olm.devamini dileğiyle tşk.


Tüm ziyaretçi yorumları için tıklayınız.
Günlük Gazeteler
Sponsorlarımız

Adana İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği - İhsanider

© Copyright 2020  V4.1 Tüm Hakları Saklıdır. | Dernek Sitesi | Köy Sitesi


Top